Dünya’nın en değerli ve nadir metalleri düşünüldüğünde akla ilk gelen genellikle altındır. Ancak, altın fiyatı ve nadirlik açısından en üst sırada yer almamaktadır. Farklı metallerin parasal değerleri, talep ve erişim koşullarına bağlı olarak değişiklik gösterdiğinden, bu konuda bazı tutarsızlıklar oluşabilir. Altın, çok çeşitli alanlarda kullanılması, elektrik iletkenliği, dayanıklılığı ve estetik görünümü nedeniyle, neredeyse kesin bir şekilde en pahalı ilk beş metal arasında yer almaktadır. Altın fiyatları (bu yazı itibarıyla ons başına yaklaşık 1.850 dolar) oldukça etkileyici olsa da, rodyumla karşılaştırıldığında bu rakam neredeyse önemsiz kalmaktadır.
Şu anda en pahalı ve en nadir metallerden biri olarak bilinen rodyumun ons başına fiyatı, bu yazının kaleme alındığı dönemde yaklaşık 10.300 dolardır. Rodyumun bu kadar değerli olmasının birkaç farklı nedeni vardır:
- Rodyum Nedir ve Neden Bu Kadar Değerlidir?
Rodyum, oksijenle kolayca reaksiyona girmeyen bir metal olup, bu özelliği onu bir asil metal yapmaktadır. Aynı zamanda, korozyona ve oksidasyona karşı mükemmel bir dayanıklılık gösteren bir katalizör olarak da işlev görmektedir. Genel sağlamlığı ve 1.964 santigrat dereceye ulaşabilen yüksek erime noktası ile platin, paladyum, osmiyum, iridyum ve rutenyum gibi platin grubu metaller arasında önemli bir yere sahiptir.
600 santigrat dereceye kadar su ve hava sıcaklıklarına dayanabilmesi ve çoğu asitte çözünmez kalabilmesi, rodyumu otomotiv, havacılık, elektrik bağlantı elemanları ve yüksek sıcaklık termokuplları gibi uygulamalarda çok yönlü bir malzeme haline getirmiştir. Royal Society of Chemistry’ye göre, platin grubu metaller arasında en nadir olanı olan rodyum, Dünya’nın kabuğunda yaklaşık milyonda 0,000037 parçacık bulunurken, altın milyonda yaklaşık 0,0013 parçacık içermektedir.
Ağırlıklı olarak Güney Afrika ve Rusya’da üretilen rodyum, %0,1’e kadar değerli metal içeren bakır ve nikel cevherlerinin rafine edilmesinin bir yan ürünü olarak elde edilmektedir. Yılda yaklaşık 16 ton rodyum üretimi yapılırken, tahmini olarak 3.000 tonluk bir rezerv bulunmaktadır.
Rodyum, 1803 yılında İngiliz kimyager William Hyde Wollaston tarafından keşfedilmiştir. Wollaston, başka bir platin grubu metal olan paladyumu keşfettikten kısa bir süre sonra bu bulguyu gerçekleştirmiştir. Genellikle platin birikintileriyle birlikte bulunan rodyum, Wollaston’ın örneğinden platin ve paladyumun çıkarılması ile elde edilmiş ve geride kalan koyu kırmızı toz, hidrojen gazı ile işlenerek değerli metal rodyumu ortaya çıkarmıştır.
Parlak, yansıtıcı gümüş-beyaz renge sahip olan katı metal, adını Yunanca “gül” anlamına gelen “rhodon” kelimesinden alır. Bu isim, metal tuzlarının kırmızı rengini ifade etmektedir. Nadir bulunmasına ve estetik güzelliğine rağmen, 2019 verileri, rodyum talebinin yaklaşık %90’ının, Dünya’nın en nadir değerli metallerinden biri için belki de sıradan bir kullanım alanı gibi görünen katalitik konvertörlerin üretimindeki oto-katalizör sektöründen kaynaklandığını göstermektedir.