Gelecek günlerde alacağınız “Ofiste Değilim” e-postalarının bazıları, bir at tarafından yazılmış olabilir. Nasıl mı? Visit Iceland’ın hayata geçirdiği “OutHorse Your E-Mail” hizmeti sayesinde bu durum gerçeğe dönüşmüş durumda. Visit Iceland tarafından gerçekleştirilen bir anket, katılımcıların %55’inin tatildeyken günde en az bir kez e-postalarını kontrol ettiğini, yaklaşık %60’ının ise tatilde olmalarına rağmen yöneticilerinin yanıt beklediğini ortaya koydu. Bu veriler ışığında İzlanda, tatildeyken e-postalarınızı yanıtlayacak eşsiz bir hizmet sunmaya karar verdi.
Muhtemelen, “Atlara yazmayı nasıl öğrettiler?” sorusunun cevabını merak ediyorsunuzdur. Visit Iceland ve Inspired By Iceland tarafından yayınlanan bir video, bir ekibin devasa ahşap levhalarla at boyutunda bir QWERTY klavye üretmeye çalıştığını gösteriyor. Bu dev yazı platformu, Ofiste Değilim e-postalarını yazan daktilo atlarının dokunuşunu tamamlamak için İzlanda’nın muhteşem manzarasıyla çevrelenmiş bir alana yerleştiriliyor.
Kendi e-postalarınızı Hvítárholt’tan Litla Stjarna, Hvammi’den Hrímnir ve Þorkellshó’dan Hekla’nın size yardımcı olması için Visit Iceland web sitesi aracılığıyla oluşturabilirsiniz. Litla Stjarna hızlı ama uykulu bir karaktere sahipken, Hrímnir kararlı ve verimli bir yardımcıdır. En önemlisi, Hekla oldukça arkadaş canlısı ve “moda kurumsal kelimeler konusunda eğitimli.“
OutHorse Your Email, sadece en iyi Ofiste Değilim e-posta çeşidini oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda İzlanda’nın eşsiz atlarını tanıtmak için de harika bir fırsat sunuyor. Inspired by Iceland’in bir Facebook paylaşımında, “İzlanda atını bu kadar özel kılan çok şey var, bunlardan biri de renk çeşitliliğidir.” deniyor ve devam ediyor: “40’tan fazla renk ve 100 varyasyon ile gerçekten de dünyanın en renkli ırklarından biridir!“
İzlanda atı (Equus ferus caballus), dünyadaki en safkan at ırklarından biri olarak bilinir ve insanlar ile olan tarihsel ilişkileri, bu hayvanlar arasında bazı benzersiz özelliklerin gelişmesine neden olmuştur. 2016 tarihli bir araştırmaya göre, Orta Çağ İngiltere’sinde MS 850’den sonra atların binicilik için yürüyüşlerini iyileştiren bir alelin (bir özelliği belirleyen genin alternatif hallerinden her biri) ortaya çıktığı ve bu özelliğin kısa süre sonra İzlanda atlarında tespit edildiği sonucuna varılmıştır. Bu durum, hayvanları İngiltere’den İzlanda’ya taşıyan İskandinav yerleşimcilerinin, daha rahat hareket eden atları seçip yanlarına aldıklarını gösteriyor.