Medeniyet Mahzenmezarı ve Zaman Kapsülü: Geleceğe Miras

Medeniyet Mahzenmezarı (Kripti) ve Zaman Kapsülü

Medeniyet Mahzenmezarı (Kripti) ve Zaman Kapsülü

Medeniyet Mahzenmezarı, halk arasında “Kripti” olarak bilinen bu yer, tam olarak 82 yıl önce mühürlenmiş durumda. MS 8113 yılına kadar bir daha açılmayacak olan bu gizemli alan, tarih boyunca birçok soruya yanıt arayan araştırmacılar için önemli bir hazine niteliği taşıyor.

Dr. Thornwell Jacobs, 1940 yılında eski Mısır’ı incelerken, antik uygarlıkların kalıntılarının günümüze ulaşan bilgilerinin son derece sınırlı olduğunu fark etti. Eski Mısır’daki yaşamın izlerine dair bilgilerin çoğunun yalnızca birkaç kaynaktan geldiğine, özellikle büyük piramitler ve antik Asur’da bulunan bazı yazılı tabletlerle sınırlı olduğuna dikkat çekti. Bu durum, Jacobs’u derin bir kaygıya sevk etti ve gelecekteki kuşakların, yaşadığımız zamanı anlamaları için kalıcı bir kayıt bırakmanın gerekliliğini hissetti.

Bu düşüncelerle yola çıkan Jacobs, ilk defa kullanacağı bir kavram olan ilk modern zaman kapsülünü tasarlamaya karar verdi. 1936 yılında, Scientific American dergisinin Kasım sayısında, Dünya’da yaşamın nasıl olduğuna dair kalıcı bir kayıt oluşturma planını detaylandırdı. Bu büyük projede kendisine yardımcı olacak bir bilim adamı arayışına girdi ve çok yönlü bir deneyim sahibi olan Thomas K. Peters ile işbirliği yapmaya başladı.

Kripti üzerindeki çalışmalar, 1937 yılının Ağustos ayında başladı ve 1940 yılının Haziran ayına kadar sürdü. Bu otuz üç aylık süreçte, son derece zengin ve kapsamlı bir bilgi birikimi toplandı. Toplanan veriler, son 6.000 yılın tarihi boyunca edinilen bilgileri içeriyordu ve bu bilgi birikimi tam olarak 72.000 ayı kapsıyordu. Kripti içerisindeki öğelerin ansiklopedik envanteri, bir yüzme havuzu kadar büyük bir odada, 640.000 sayfadan fazla mikro film, yüzlerce haber filmi ve kayıt, bir dizi Abraham Lincoln günlüğü, bir Donald Duck bebeği ve daha binlerce farklı nesne içeriyordu.

Kripti, Oglethorpe Üniversitesi’nin bodrum katında özenle saklanıyor. Jacobs, bu kıymetli hazinenin gelecekte bulunacak kişilerinin büyük olasılıkla bir dil engeliyle karşılaşacağını öngörmüştü. Bu nedenle, kripti bulanlara İngilizce öğretmek amacıyla tasarlanmış özel bir cihaz da mahzende yer alıyordu. Bu elle çalıştırılan cihaz, nesnelerin resimlerini ve bu nesnelerin İngilizce isimlerini gösterebiliyordu. Ayrıca, bir fonograf aracılığıyla aynı anda nesnenin adı yüksek sesle okunuyordu.

Zaman kapsülünün açılış tarihi olarak MS 8113 yılı belirlenmişti. Jacobs, bu fikri geliştirdiği 1936 yılında, Mısır takviminin oluşturulmasından bu yana 6.177 yıl geçtiğini ifade etti. Bu kapsülü açacak olan kişilerin, kendi dönemleri ile Eski Mısırlılar arasındaki orta noktayı bir an için görmelerini istiyordu. Fikir tasarlandığı dört yıl sonra, Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle birlikte, bu hazine mühürlenerek binlerce yıl sonraki nesiller için korunmaya alındı. Ancak, insanlığın uzun ömürlülüğüne dair iyimser görüş, Jacobs’un mahzende bıraktığı bir notla tam bir tezat oluşturuyordu: “Dünya, medeniyetimizi sonsuza dek gömmekle uğraşıyor ve burada, bu mahzende bunu size bırakıyoruz.”

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın