Otomobil lastikleri, genellikle yüksek maliyetleri nedeniyle, otomobil sahiplerinin yatırımlarını koruma ve lastik ömrünü uzatma konusunda daha dikkatli olmalarını gerektiriyor. Bu bağlamda, bazı kişiler lastiklerini geleneksel basınçlı hava yerine nitrojenle doldurarak bu amaca ulaşmayı hedefliyor. Nitrojenin çeşitli avantajları olduğu iddia edilse de, bu işlem için genellikle bir ücret ödemeniz gerektiği göz önüne alındığında, elde edilen tasarrufun gerçekten buna değip değmeyeceği sorgulanıyor. Consumer Reports otomotiv uzmanları, bir yıllık kapsamlı testlerin ardından nitrojen için harcayacağınız paranın karşılığını alamayacağınız sonucuna vardı.
Hava ve Nitrojen Doldurma Arasındaki Farklar
Lastikleri doldurmak için kullanılan geleneksel basınçlı hava, yaklaşık olarak %78 nitrojen, %21 oksijen ve geri kalan kısmı su buharı, karbondioksit gibi iz gazlardan oluşmaktadır. Çoğu benzin istasyonu ve dinlenme yeri, basınçlı havayı ücretsiz olarak sunarken, nitrojen genellikle yalnızca lastik mağazalarında ve bayilerde bulunuyor ve karşılığında bir ücret talep ediliyor. Yeni nesil araçlarda lastiklerin nitrojenle doldurulması giderek daha yaygın hale geliyor ve bu lastikler, supap gövdelerindeki yeşil kapaklar ile kolayca tanınabiliyor.
Bayiler, müşterileri nitrojenle lastik doldurmaya ikna etmek için genellikle nitrojenin yararları hakkında bir sunum yapıyorlar. Consumer Reports’un belirttiğine göre nitrojenin sıkça dile getirilen avantajları arasında gelişmiş güvenlik, azaltılmış hava kaybı, daha iyi yakıt ekonomisi ve azaltılmış yuvarlanma direnci gibi faktörler bulunmaktadır. Ancak Consumer Reports, lastiklerinizi nitrojen ile doldurmanın gerçekten değerli olmadığını bildiriyor.
Test Sonuçları ve Uzman Görüşleri
12 ay süren detaylı testler sonucunda Consumer Reports ekibi, “faydaların pratikte daha çok teorik olduğunu” keşfetti. Consumer Reports lastik programı yöneticisi Ryan Pszczolkowski, bu noktada lastiklerinizi nitrojenle doldurmanın varsayılan avantajlarının çoğunun, uygun lastik basıncını korumakla ilgili olduğunu ifade ediyor. Ekip, bu iddiaları değerlendirmek amacıyla, her biri oda sıcaklığında 30 psi’ye kadar şişirilmiş lastiklerden birini nitrojenle, diğerini ise normal basınçlı havayla doldurarak 31 farklı dört mevsim lastik modelini karşılaştırmalı olarak test etti.
Lastikleri bir yıl boyunca dış ortamda bekleterek, ardından oda sıcaklığında şişirme basıncını tekrar kontrol ettiler. 12 ay sonunda, basınçlı havayla doldurulan lastikler ortalama 3,5 psi (30 psi üzerinden) kaybederken, nitrojenle doldurulan lastikler ortalama 2,2 psi kaybetti. Teknik olarak nitrojenle doldurulmuş lastikler, hava basıncını biraz daha iyi koruyordu; ancak farkın oldukça düşük olması nedeniyle, Consumer Reports ekibi, nitrojenin sağladığı avantajların ek maliyet ve zahmete değmeyeceğine karar verdi.
Ayrıca bazı uzmanlar, otomobil sahiplerinin nitrojenle doldurulmuş lastiklerin iddia edilen avantajlarını, düzenli bakım yapmamak için bir bahane olarak kullanabileceğinden endişe ediyor. Pszczolkowski, “Otomobil sahiplerinin lastik basınçlarını düzenli olarak kontrol etmeleri büyük önem taşıyor.” diyerek ekliyor: “Nitrojen kullanan araç sahiplerinin lastik basıncını daha az kontrol edebileceğine dair ciddi endişelerimiz var. Ve bu büyük bir hata olurdu.”