Medipol Bahçelievler Hastanesi Klinik Psikolog Gözde Göktaş, Yeni Şafak’a verdiği röportajda, paketli gıdaların ruh hali üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. “Paketli gıdaların içerikleri genellikle yüksek miktarda şeker, yağ ve katkı maddeleri içermektedir. Bu tür gıdalar, özellikle kan şekerini hızla yükselterek düşmesine sebep olabiliyor. Bu durum, sinirlilik, huzursuzluk ve agresif davranışlara yol açabiliyor. Ayrıca, beynin sağlıklı çalışması için gerekli olan besin ögelerini yeterince almadığımızda, bu gıdalar öfke ve şiddet eğilimini artırabilir. Her bireyin bu tür gıdalara verdiği tepki farklılık gösterebilir, ancak dengeli beslenmek ruh halimizi daha iyi kontrol etmemizi sağlıyor” şeklinde konuştu.
Psikolojik Sorunların Artışı
Göktaş, fast food ve paketli gıdaların çocuklar ve gençler üzerindeki olumsuz etkilerini vurguladı. “Bu gıdaların içeriğinde genellikle yüksek oranda şeker, tuz ve işlenmiş yağlar bulunuyor. Bu maddeler çocukların enerji seviyelerini geçici olarak artırsa da sonrasında yorgunluk ve ruh hali dalgalanmalarına yol açabiliyor. Özellikle yüksek şeker alımı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi durumlarla ilişkilendirilmiştir. Yapılan araştırmalar, çocukların aşırı şeker tüketimi sonrasında daha huzursuz ve aşırı enerjik hale geldiklerini ortaya koyuyor. Bu durum, dikkatlerini toplama konusunda zorluk yaşamalarına da neden olabiliyor. Ayrıca, bu tür gıdalar serotoninin seviyesini etkileyerek ruh halini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştiremeyen çocuklar zamanla daha düşük ruh hali, artan kaygılar ve aksiyetik belirtiler yaşayabiliyorlar” dedi.
Sosyal İlişkilerin Olumsuz Etkilenmesi
Göktaş, bu gıdaların bağımlılık yapıcı etkisine de dikkat çekti. “Çocuklar sağlıksız yiyecekleri tercih ettikçe daha fazla tüketme ihtiyacı hissedebiliyorlar. Bunun yanı sıra obezite, bu gıdaların en belirgin sonuçlarından biridir. Aşırı kilolu çocuklar, akranları arasında dışlanma korkusu yaşayabilirler. Bu durum, öz saygılarını zedeleyerek sosyal ilişkilerinde zorluklar yaşamalarına yol açabilir. Dışlanma korkusu, çocukların sosyal becerilerinin gelişmesini de zorlaştırabilir. Sağlıksız beslenme alışkanlıkları, çocukları diğerlerinden uzaklaştırabilir ve bu da onların sosyal ortamda daha izole hissetmelerine neden olabilir. Sosyal ilişkilerdeki bu zorluklar zamanla daha derin psikolojik sorunlara yol açabilir” ifadelerini kullandı.
Doğru Beslenmenin Önemi
Göktaş, bu gıdaların yeterli besin maddelerini sağlamadığı için çocukların bilişsel gelişimini de olumsuz etkilediğini belirtti. “Özellikle okul döneminde sağlıklı beslenme, konsantrasyon ve öğrenme yeteneğini artırıyor. Bu gıdaların çocuklar üzerindeki etkileri çok yönlüdür ve tek bir sebebe bağlamak mümkün değildir. Eğitimciler ve ebeveynlerin, çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kazandırmak için daha fazla çaba sarf etmeleri gerekiyor” dedi.
- Paketli gıdaların bağımlılık yapıcı etkisi nedeniyle sosyalleşme açısından sorunlara yol açabileceğini vurgulayan İstanbul Florence Nightingale Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ela Keskin, “Patates cipsleri, paketli çikolata ve cipsler son derece zararlıdır. Bu tür gıdaları evde kendiniz yapmalısınız. Paket içerisindeki hazır patlatılmış mısırları bile tüketmeyin. Siz nasıl beslenirseniz çocuklarınız da o şekilde beslenir. Çocuklar bu gıdalara erken yaşta bağımlı olduklarında, ilerleyen yaşlarda da bunları tüketmeye devam ediyor ve bırakamıyorlar. Bu gıdaları evde çocuklarla birlikte yapmak, hem çocukların sosyalleşmesine hem de daha sağlıklı olmalarına katkı sağlıyor”