IBM’e Yönelik Mobbing Suçlamaları: Davada Çarpıcı İddialar
ABD’nin önde gelen teknoloji şirketlerinden biri olan IBM, şirket içindeki çalışanlarına mobbing uygulamakla suçlanıyor. Bu konuda açılan davada ortaya çıkan iddialar, oldukça dikkat çekici.
IBM’e karşı açılan davada, şirketin yöneticilerinin asistanlarını zaman sınırı olmaksızın çalıştırdıkları ve buna rağmen fazla mesai ücreti ödemedikleri belirtiliyor. Yoğun çalışma temposundan şikayet eden asistanlar, yasal çalışma sürelerini hatırlattıklarında, yöneticilerin onları daha da ağır bir şekilde çalışmaya zorladıkları, yemek molalarını engelledikleri, gece geç saatlere kadar çalışmalarını sağladıkları ve fazla mesai taleplerini reddettikleri iddia ediliyor. Bu dava, açık bir şekilde mobbing belirtileri taşımasının yanı sıra, aynı zamanda ABD’deki iş yaşamını düzenleyen yasaların ihlal edildiğini de gösteriyor. Dolayısıyla, bu durum sadece çalışanlara tazminat ödemekle sınırlı kalmayabilir.
ABD’deki şirketlere açılan benzer davalarda, 2017 – 2020 yılları arasında mahkemeye yansıyan olaylarda, şirketlerin çalışanlara ödemediği ücretlerin 3 milyar dolardan fazla olduğu ortaya çıkmıştır. 2020 yılında Avustralya’da açılan bir davada, bir teknoloji şirketi, gece gündüz çalıştırdığı IT departmanındaki çalışanlarına toplam 9 milyon dolarlık tazminat ödemeye mahkum edilmiştir. ABD’de, personeli fazla çalıştırıp mesai ücreti ödememek, ücret hırsızlığı olarak nitelendirilmektedir. Bu konuda yapılan araştırmalar, ücret hırsızlığının ABD’de oldukça yaygın olduğunu ve patronları caydıracak yeterli cezaların bulunmadığını göstermektedir. Çalışanlar ise işlerini ve gelirlerini kaybetmemek adına bu hırsızlık ve mobbing karşısında sessiz kalmak zorunda kalıyorlar.
“Konuyu uzatırsanız sizin için iyi olmaz!” IBM’e açılan davada mağdur olduğunu iddia eden çalışanlar, şirketin Armonk, New York’taki Küresel Yönetim departmanındaki yönetici asistanlarıdır. Dava dosyasındaki iddialara göre, IBM’in üst düzey yöneticileri, Armonk’taki şikayetleri incelemek amacıyla yönetici asistanlarıyla görüştüler fakat onları işten atmakla tehdit ederek konuyu kapatmaya çalıştılar. Üstelik, asistanların “az çalıştığını” kanıtlamak için bilgisayarlarına yazılımlar yükledikleri ve yaka kartları, kamera kayıtları gibi delilleri topladıkları belirtiliyor; ancak aradıkları sonuçlara ulaşamadıkları ifade ediliyor. Yani, IBM’in küresel yöneticilerinin, fazla mesai yapan bu asistanlara ekstra ücret ödememek için her türlü yöntemi denediği iddia ediliyor.
Bu gelişmelerin ardından mağdur çalışanlar, haklarını aramak amacıyla konuyu mahkemeye taşımaya karar verdiler. Eğer mahkeme, çalışanları haklı bulursa, IBM, yaklaşık 600 yönetici asistanına önemli bir tazminat ödemek zorunda kalabilir. Bu tazminat, birkaç yıllık fazla mesai ücreti, birikmiş gecikme zamları ve muhtemelen maruz kaldıkları mobbing nedeniyle alacakları yüksek bir tazminat olacaktır.