Ironman 70.3 Türkiye: Engelleri Aşan Sporcular ve İlham Verici Hikayeler

Ironman 70.3 Türkiye: Engelleri Aşan Sporcular

Ironman 70.3 Türkiye: Engelleri Aşan Sporcular

Ironman 70.3 Türkiye, 3 Kasım Pazar günü Antalya’nın Belek bölgesinde gerçekleştirilecek. Bu yılki yarışta, ‘Limit Bizi’ adlı takım, her biri kendi alanında büyük engelleri aşmış ve olağanüstü başarılar elde etmiş altı amatör sporcuyla dikkat çekiyor. Dünyada sayılı örneklerden biri olan bu proje, Türkiye’de bir ilki temsil ediyor.

Yarışın yüzme etabında otizmli sporcu Tuna Tunca (21) ve Berkin Uğurlu (42) 1.9 km’lik mesafeyi birlikte tamamlayacak. Tandem bisikletle yarışacak olan görme engelli co-pilot Merve Orhan (30) ve pilot Mert Özgün (47) ise 90 km bisiklet etabını geçecek. Koşu etabında ise omurilik felci nedeniyle tekerlekli sandalyede yarışacak Okan Aracagök (45), Yaman Pamukçu (43) tarafından 21.1 km boyunca desteklenecek. Bu özel proje, TRIBRO triatlon takımının öncülüğünde, fiziksel dayanıklılığın yanı sıra zihinsel kararlılığın da simgesi olarak hayata geçiriliyor. TRIBRO takımı, Ironman 70.3 Türkiye yarışını bir fırsat olarak değerlendirerek, burada bir araya gelen herkesin sınırlarını zorlayarak dayanıklılık ve azimle neler başarabileceklerini sergileyeceklerini ifade etti.

“Ironman, Hayatın Bir Özeti”

Türkiye’nin ilk Ironman sporcuları arasında yer alan Oğuz Ömür, geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle spor hayatını sona erdirme aşamasına gelmişken, Ironman 70.3 Türkiye’nin 10. yıl dönümünde yeniden yarışacak. Spor yaşamına 1976 yılında başladığını belirten Ömür, “Abim triatlon yapıyordu ve onunla antrenmanlara katıldım. 2005 senesinde ilk Ironman yarışına katıldım, 2007’de ise tam Ironman’de mücadele ettim. 23 tam ve 40 Ironman 70.3 yarışına katıldım. Aort kapakçığımda üfürüm olarak bir rahatsızlık başladı. 2003’ten 2018’e kadar sürekli kontrole gittim. Aortun genişlediği bölüm en tehlikeli olanı. Covid sürecinde 2-3 yıl kontrole gidebildim çünkü durumumda bir sorun yoktu. Ancak Ocak ayında bir check-up yaptırdım ve 5.2 cm genişleme tespit edildi. Hemen her şeyi bırakıp, ağır ilaçlar kullanarak doktor arayışına girdim. Tüm doktorlar ameliyat olmamı önerdi. Ameliyatım başarıyla gerçekleşti ve kalbim durdurularak makineye bağlandım. Kalp kapakçığım değiştirildi. Ameliyat sonrası süreç oldukça zahmetliydi ama kafamda her zaman full Ironman yapacağım düşüncesi vardı. Bu gücü kendimde hissetmeye devam ettim. Ameliyat sonrası antrenmanlara yavaş yavaş başladım ve antrenman dozajını artırdıkça vücudum tepki vermeye başladı. Doktoruma gittiğimde kalp yetmezliği tespit edildi. Ancak ben antrenmanlarıma düzenli bir şekilde devam ettim, doktorumla birlikte. Belirli bir form düzeyine gelince bu yarışa katılmaya karar verdim. Amacım burada sadece bitirmek ve kariyerimi tamamlamak. Ironman benim için bir sembolik örnek. Tek günde yapılan en zor yarış. Bu yarıştan daha uzun süren tek günlük bir etkinlik yok. İnsanların bakış açısı ve telkinleri önemli değil; asıl olan kendi inancınızdır. Yarışmacıların hepsinde büyük bir potansiyel var. Genç arkadaşlarıma hep ‘yaparsınız’ diyorum. Ameliyat olmama rağmen ben de hep bunu yaparım diye düşünmüştüm. Ironman, hayatın bir özeti; inişler ve çıkışlar oluyor ama sonunda bitiriyorsunuz.” ifadelerini kullandı.