Apple, uzun zamandır beklenen Apple Music Classical uygulamasını nihayet yayınladı. Şirket, 2021 yılında klasik müziğe özel bir hizmet olan Primephonic’i satın almıştı. Bu satın alma, Apple’ın klasik müzik alanında daha derin bir deneyim sunma arzusunun bir göstergesiydi. Apple Music Classical, Apple Music’e benzer bir tasarıma sahip olmakla birlikte, Primephonic’in sunduğu özellikleri de bünyesinde barındıran özel bir uygulama olarak karşımıza çıkıyor.
Apple, neden klasik müzik için ayrı bir uygulama geliştirme yoluna gitti? Şirket, bu sorunun yanıtını bir destek belgesi aracılığıyla şöyle açıklıyor: “Klasik müzik farklıdır. Daha uzun ve daha ayrıntılı parçalara, her eser için birden fazla sanatçıya ve tanınmış eserlerin yüzlerce kaydına sahiptir. Apple Music Classical uygulaması, klasik müziğin karmaşık veri yapısını desteklemek için tasarlandı.”
Bu yeni hizmet, Voice dışındaki tüm Apple Music planlarına dahil olarak sunulmakta ve kullanıcılarına 5 milyondan fazla parça sunmaktadır. Uygulamanın içerik zenginliği, Beethoven’ın Altıncı Senfonisi gibi önemli eserlerden, dünyanın en ünlü orkestralarının olağanüstü performanslarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Kullanıcılar, uygulama üzerinden bestecilere, eser numarasına veya anahtar notaya göre arama yaparak tam olarak aradıkları kaydı kolayca bulabilmektedir.
Apple Music Classical’ın özel arayüzü, kullanıcıların aradıkları parçayı bulduğunda, tam hareket başlıkları ve katkıda bulunan sanatçıların detaylı bilgileri gibi her eserdeki temel bilgileri görmelerini sağlıyor. Apple’ın bu uygulama ile ilgili vizyonu; “yalnızca özelleştirilmiş yeteneklere ve tür için tasarlanmış güzel bir arayüze sahip yepyeni bir uygulamanın karmaşıklığı ortadan kaldırabileceğine ve klasik müziği hem yeni başlayanlar hem de uzmanlar için kolayca aranabilir, göz atılabilir ve erişilebilir hale getirebileceğine” inancını taşımaktadır.