Ülkemizde her 8 kadından birinde görülen meme kanseri, sağlık alanında büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Kanserli hücrelerin erken tespitinde kritik bir rol oynayan kanser taramaları, meme kanseri konusunda önemli bir aşama kaydetmiştir. Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen Türkiye Kanser Kontrol Programı, meme kanserinde erken teşhis oranlarını büyük ölçüde artırarak, hastalığın seyrini olumlu yönde etkilemiştir.
Meme kanseri, hem dünyada hem de Türkiye’de kadınlar arasında en sık görülen kanser türüdür. Uzman Doktor Saadet Akturan, bu türün en fazla ölüme neden olan kanser türü olduğunu vurgulayarak, erken teşhisin önemine dikkat çekti.
Farkındalık ile Önlenebilir
Meme kanseri farkındalığının artırılmasının hayati öneme sahip olduğunu ifade eden Akturan, “Dünyada kadınlara yeni konulan kanserlerin yüzde 24’ü meme kanseridir. Ülkemizde ise her yıl yaklaşık 27 bin kadına bu teşhis konulmaktadır. Vaka sayısı yüksek olsa da, tedavi ve cerrahi yöntemlerin önemli ölçüde geliştiğini belirtiyor. Eskiden meme altındaki kasların da kazınarak alındığı durumlar söz konusuyken, günümüzde yalnızca kanserli dokunun çıkarılmasıyla yetinilmektedir. Cerrahi, medikal, radyasyon ve onkolojik tedavi yöntemleriyle birlikte etkili bir tedavi süreci sağlanmakta ve bu sayede hastalar sağlıklı bir yaşam sürdürebilmektedir. Ancak bunun için erken teşhis şarttır. İlerlemiş meme kanseri ile erken evre arasındaki tedavi ve sonuçlar önemli ölçüde farklılık göstermektedir. Meme kanseri, önlenebilir bir hastalık olduğu için farkındalığın artırılması büyük önem taşımaktadır,” diye konuştu.
Doğum, Riski Azaltıyor
Meme kanserindeki risk faktörlerini sıralayan Akturan, östrojen hormonunun kadınlardaki riski artırdığını belirtmiştir. “Erkeklerde de meme kanseri görülebilir; ancak her 100 meme kanseri olan kadına karşılık yalnızca 1 erkekte bu tür vakalara rastlanmaktadır. Hiç emzirmemiş olan, doğum yapmamış, geç doğum yapmış ya da geç menopoza girmiş kadınlar önemli risk faktörleri arasında yer almaktadır. Ayrıca, kilo, vücut kitle indeksinin 30’un üzerinde olması, genetik faktörler, yoğun meme yapısına sahip olma durumu, endometrium, tiroid, melanoma ve tükürük bezi kanserleri gibi hastalıklar da meme kanseri riskini artırmaktadır. Alkol tüketimi, sigara içimi ve tütün kullanımı da önemli risk faktörleri arasında sayılmaktadır,” dedi.
Mamografi Kanser Yapmaz!
Sosyal medyada yer alan yanlış bilgilendirmelere dikkat çeken Akturan, insanların mamografiden kaçındığını hatırlatarak, “Mamografinin kendisi kanser yapar” şeklindeki yanlış algının yaygın olduğunu vurguladı. Mamografinin radyasyon oranının oldukça düşük olduğunu belirten Akturan, “Zaten çevremizde birçok radyasyon yayan aletle yaşıyoruz. Meme kanseri tanısı alacak olan bir kişi, tedavi sürecinde belki bin kat daha fazla radyasyon almak zorunda kalabilir. Bu nedenle mamografiden korkmamak gerekiyor. Kadınlar, 20 yaşına kadar kendi muayenelerini yapmalı ve en ufak bir değişiklikte mutlaka uzmana başvurmalıdır. 20-40 yaş aralığında yılda 2-3 kez muayene olunması önemlidir. 40 yaşından sonra ise belirti olmasa bile her yıl düzenli olarak tetkik yaptırılmalıdır. Meme kanseri, erken teşhis edildiğinde ve tedavi sürecine hemen başlanıldığında yüzde 90 oranında atlatılabilir,” şeklinde konuştu.
Hareketsiz Yaşamaktan Kaçının
Meme kanserinden korunmak için sağlıklı beslenmenin önemine de değinen Akturan, karbonhidrat ve yağdan az beslenme şeklini önerdi. “Bunun yanı sıra hareketsiz bir yaşam tarzından kaçınmak çok önemlidir. Haftada en az 3,5-4 saat tempolu yürüyüş yapılmasını tavsiye ediyorum. Ayrıca hastalarıma antioksidan etkisi nedeniyle günde 1-2 fincan yeşil çay içmelerini öneriyorum,” dedi.
Her Kist Kanser Değildir
- Akturan, “Her kist kanser değildir. Bunun tespiti uzmanlar tarafından yapılmalıdır. Meme kanserinde ağrısız kitle en sık görülen belirtidir. Memede değil ama koltuk altında, köprücük kemiği çevresinde kitle ile gelen hastalar da bulunmaktadır. Meme derisinde portakal kabuğu görünümü, meme derisinde yangı, meme derisindeki venlerin genişlemesi, meme derisindeki kabarıklıklar, meme başının içe çökmesi ve meme başından kanlı akıntı da meme kanseri belirtileri arasında sayılabilir,” şeklinde ekledi.