Avustralya’nın Yerli Halkı ve Antik Deniz Araçları
Avustralya’nın yerli halkının yüzlerce yıl önce, sıkışık bir mağarada, bir çift deniz aracını duvarlara çizdikleri çizimler, yaklaşık 50 yıl önce keşfedilmesinden bu yana arkeologları derin bir merak içinde bırakmaya devam ediyor. Bu resimler, antik deniz araçlarının yalnızca birer sanat eseri değil, aynı zamanda tarihsel bir bellek sunduğu düşünülüyor.
Yeni bir çalışmayla birlikte, bu gizemli resimlerin muhtemelen şu anda Endonezya olarak bilinen bölgeden gelen antik savaş gemilerini tasvir ettiği öne sürülüyor. Bu durum, yerli halk ile uzaktan gelen ziyaretçiler arasında yaşanan bir çatışma veya etkileşim olasılığını gündeme getiriyor.
Tarihsel Arkeoloji dergisinde 2 Mayıs’ta yayımlanan araştırmaya göre, arkeologlar bu teknelerin, Endonezya’nın doğu kıyısındaki ve Avustralya’nın hemen kuzeyinde bulunan Moluccas adalarından (Maluk Adaları olarak da bilinir) gelen savaş gemileri olduğunu belirlediler. Flinders Üniversitesi’nde görevli arkeolog ve çalışmanın ortak yazarı Daryl Wesley, ABC News Australia ile yaptığı bir röportajda, “Bu iki araç, kuzey Avustralya’nın etkileşim alanına yeni bir boyut katıyor – Avustralya, yalnızca kendi başına var olan ve 65.000 yıldır diğer yerlerden kopmuş bir toprak değil.” dedi.
Moluka Adaları’nın Avustralya’daki Aborijin halkıyla teması zaten biliniyordu. Ancak bu çalışmaya göre, Macassan prahus (Endonezya menşeli yelkenli tekneler) dahil olmak üzere Moluka Adaları’ndan gelen gemileri tasvir eden diğer Aborjin kaya sanatlarının aksine, bu çizimler savaşçı özellikler gösteriyor. Üçgen bayraklar, flamalar ve pruva süslemeleri gibi unsurlar, savaş durumunu net bir biçimde ifade ediyor.
Wesley, “Bunlar, onları normal ticaret veya balıkçı teknelerinden gerçekten ayıran tüm bu flamalar, bayraklar ve diğer unsurlarla süslenmiş savaş gemileri.” diyerek, bu resimlerin tarihsel önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, “Bu, kaya sanatında ve Arnhem Land’de [Kuzey Avustralya’da] bulunan diğer tüm Macassan gemilerine ilişkin anlayışımızdan gerçekten farklı.” şeklinde ekliyor.
Moluccas tekneleri, yüzyıllar sonra yeniden inşa edilmiş olarak değerlendiriliyor. Araştırmacılar, bu resimlerdeki detayların fazlalığı nedeniyle, kaya sanatını oluşturan Aborjin halkının, uzun veya yakın gözlem yoluyla ya da gerçekten üzerlerinde yolculuk yaparak bu zanaat hakkında derin bir bilgiye sahip olduklarını düşünüyorlar. Bu çizimlerin varlığı, Moluka Adaları halkının Avustralya Yerlilerine karşı fiziksel şiddet örneklerini veya en azından bir güç projeksiyonunu ima ediyor. Ancak araştırmaya göre, kaya sanatının kesin amacını bilmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.
Flinders Üniversitesi’nde denizcilik arkeoloğu ve baş yazar Mick de Ruyter, “Bu motifler, Endonezya’dan Avustralya kıyı şeridine ara sıra veya kazara yapılan yolculukların, düzenli trepang (deniz hıyarı) balıkçılığı ziyaretlerinden önce veya bu ziyaretlerle eşzamanlı olarak yapıldığına dair mevcut fikirleri destekliyor.” şeklinde açıklamalarda bulundu. Flinders Üniversitesi’nde deniz arkeolojisi doçenti olan ortak yazar Wendy van Duivenvoorde ise, Moluka Adaları sakinlerinin gemilerini Avustralya’ya getirdiğini varsayarsak, iki grup arasındaki temasın daha iyi anlaşılmasını sağlayacağını ifade etti.