Marino’daki McDonald’s: Tarihle İç İçe Bir Deneyim
Roma’nın eteklerinde yer alan Marino kasabasına yolunuz düşerse, buradaki McDonald’s şubesinde durup benzersiz bir deneyim yaşamanızı öneririz. Bu restoran, sıradan bir fast-food mekanı olmanın ötesinde, tarih ile dolu bir atmosfer sunuyor. İçeri girdiğinizde, altındaki antik Roma yolunun kalıntıları ve üç Romalı’nın iskeletleri ile karşılaşacaksınız.
Appian Yolu, Roma Cumhuriyeti döneminde inşa edilen en eski ve en önemli yollar arasında yer almakta. Bu tarihi yol, Roma’yı 195 kilometre (132 mil) uzunluğunda güneydeki Brindisi kentine bağlıyordu. Günümüzde, bu yolun modern bir versiyonu hala kullanılmakta. Ancak, antik yolun büyük bir kısmı ve buradan yayılan daha küçük yollar zamanla kullanımdan kaldırıldı. McDonald’s’ın altında yer alan yol da bu tarihi parçalardan biri.
Antik kalıntıları görmek isteyenler için ziyaret imkanı mevcut. MS ikinci ve üçüncü yüzyıllar arasında, bu yolun bu kısmının kullanımı durdurulmuştu. Ardından, toprak ve bitki örtüsü ile örtülmeye başlandı, bu durum da bölgenin bir mezarlık alanı olarak kullanılmasına yol açtı. Restoranın altında, 45 metre uzunluğunda uzanan yolun yanında bulunan üç iskeletin ortaya çıkmasının sebebi de işte bu tarihsel süreç.
Mezarlar, günümüzde ayakta kalan bir duvarın yanında, antik drenaj kanalında yer almakta. Roma çimentosunun son derece dayanıklı olduğu ve potansiyel olarak kendi kendini iyileştirme özelliklerine sahip olduğu biliniyor. Gömülen üç kişinin erkek olduğu tespit edildi ve muhtemelen tabutlarla ya da kefenlerle gömüldükleri düşünülüyor. Ancak, kişisel eşyalar dahil hiçbir kalıntı bulunmadı, geriye sadece iskeletleri kaldı.
Arkeologlar, yaşlı bir kişinin 35 ila 45 yaşları arasında olduğunu ve yaşamı boyunca çeşitli nedenlerden ötürü, özellikle de yaş, hastalık veya yetersiz beslenme nedeniyle birkaç azı dişi kaybettiğini belirlediler. Sağ bacağında, hareket etmede zorluk çekmesine neden olabilecek bir kırık vardı. Ayrıca, omurlarının durumu, hayatı boyunca yoğun bir çalışma temposuna sahip olduğunu gösteriyor.
Restoranın altındaki kalıntılar, şeffaf cam zemin aracılığıyla ziyaretçiler tarafından görülebiliyor. Diğer iki mezar ise, her biri çok daha genç olan bireylere ait. İskeletlerde belirgin bir hastalık kanıtı yok, ancak bazı yetersiz beslenme izleri gözlemlendi. Üç kişinin ölüm nedeni ise net bir şekilde belirlenemedi.
Tüm bu kalıntılar, 2014 yılında işçiler restoranı inşa etmeye başladığında keşfedildi. Ancak bu tarihi keşif, inşaatın durmasına yol açmadı. Aksine, kalıntılar, restoranın tabanına yerleştirilen cam zemin ile koruma altına alındı. Romalıların yollarından birinin üzerinde büyük bir fast-food restoranı inşa etmenin mantıklılığı tartışılabilir. Ancak bu yol ve iskeletlerin varlığı, McDonald’s restoranını kesinlikle çok farklı ve ilginç bir yer haline getiriyor.