Bilim insanlarına göre, dünya okyanuslarının kaydedilen en yüksek yüzey sıcaklığına ulaşması, köpekbalıkları gibi yırtıcıların daha da saldırgan hale gelmesine neden olabilir. Avrupa Birliği’nin hava durumu servisi Copernicus, geçtiğimiz günlerde deniz yüzeyi sıcaklıklarının ortalama 20.96 santigrat dereceye ulaştığını ve böylece 2016 yılında kaydedilen bir önceki en yüksek sıcaklık olan 20.95 dereceyi geride bıraktığını bildirdi.
Daha sıcak denizler, balıklar ve mercanlar için ciddi sorunlar yaratmakta ve deniz seviyesinin yükselmesine yol açabilmektedir. Okyanuslar ısındıkça, morina gibi soğuk suyu tercih eden balık türlerinin daha serin sulara ulaşmak amacıyla kuzeye doğru göç etmeleri gerekmektedir. Köpekbalıkları gibi yırtıcılar ise, daha sıcak koşullarda kafalarının karışması nedeniyle daha saldırgan hale gelebilirler.
Yukarıda görülen veriler, ortalama deniz sıcaklıklarının 1970’lerin sonlarından bu yana sürekli bir artış gösterdiğini ortaya koyuyor. Burada, günlük küresel deniz yüzeyi sıcaklığı 1 Ocak 1979’dan 23 Temmuz 2023’e kadar her yıl için bir zaman serisi olarak sunulmaktadır. 2023 ve 2016 yılları, parlak kırmızı ve koyu kırmızı ile belirginleştirilmiş kalın çizgilerle gösterilmektedir. Diğer yıllar ise ince çizgilerle ifade edilmekte ve maviden (1970’ler) kiremit kırmızısına (2020’ler) doğru bir gölgeleme ile sunulmaktadır. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), Temmuz ayının önemli bir farkla en sıcak ay olduğunu vurgulamaktadır.
Yukarıdaki grafikte, dünya genelinde kaydedilen en sıcak 30 ayın verileri yer almaktadır. Bilim insanları, okyanusların neden bu kadar sıcak hale geldiğini araştırırken, sera gazı emisyonlarının neden olduğu ısınmanın büyük bir kısmını emdikleri için iklim değişikliğinin denizleri çok daha sıcak hale getirdiğini ifade ediyorlar. Kırılan sıcaklık rekoru, bu yıl İngiltere, Kuzey Atlantik, Akdeniz ve Meksika Körfezi gibi birçok denizde yaşanan sıcak hava dalgalarının ardından geldi.
Reading Üniversitesi ve Ulusal Atmosferik Bilim Merkezi’nden Profesör Rowan Sutton, okyanusların ısınmasının son derece endişe verici olduğunu belirtti. Bu durum, gelecekte yaşanabilecek daha fazla ısınmanın önüne geçilmesi ve gözlerimizin önünde gerçekleşen ciddi değişikliklere karşı etkin bir şekilde uyum sağlanması için acil önlemlerin alınması gerektiğini gösteren bir alarm zili niteliğindedir.