Pisa Kulesi’nin Eğimi ve Stabilizasyon Çalışmaları

Pisa Kulesi: İtalya’nın Eğik Simgesi

Pisa Kulesi: İtalya'nın Eğik Simgesi

İtalya’nın en ünlü yapılarından biri olan Pisa Kulesi, her yıl binlerce turistin ilgi odağı oluyor. Ziyaretçiler, kuleyi destekliyormuş gibi poz vererek eğik yapıyla fotoğraflar çekiyor. Bu fotoğraflar, bir klasik haline gelmiş durumda. Ancak, kuledeki eğim, mühendisler ve tarihçiler için uzun yıllardır büyük bir endişe kaynağıydı.

Kısa bir süre önce gerçekleştirilen bir araştırma, İtalya’daki bu ikonik çan kulesinin, yapılan stabilizasyon çalışmaları sayesinde giderek daha dik bir konuma doğru ilerlediğini ortaya koydu. 11 yıllık bir stabilizasyon projesi, kulenin eğimini 2001 yılına kadar yaklaşık 40 santimetre azaltmayı başardı ve o zamandan bu yana geçen 21 yıl içinde kule, toplamda 4 cm daha düzleşti.

Bu son çalışma, Pisa Kulesi’nin korunmasına yönelik çabaları desteklemek amacıyla kurulan Opera Primaziale della Pisana (OPA) tarafından finanse edildi. Orta Çağ’da deniz cumhuriyeti Pisa’nın gücünü simgeleyen bu çan kulesi, 1280 yılından bu yana bölgeyi etkileyen dört büyük depremin hasarlarından kurtulmayı başardı.

2018 yılında gerçekleştirilen bir başka araştırma, kulenin bu güçlü sarsıntılara karşı dayanıklı olmasını sağlayan temel toprağının yumuşaklığını gözler önüne serdi. Teoriler, 57 metrelik kulenin inşaatına 1173 yılında başlandığında, temelin oturduğu zayıf ve dengesiz zemin nedeniyle eğilmeye başladığını öne sürüyor. Bunun nedeni, kulenin yalnızca üç metre derinliğinde bir temele inşa edilmiş olmasıydı.

Temelin altındaki toprak, güney tarafında daha yumuşaktı ve bu da eğilmenin ana sebebi oldu. Bu nedenle, kulenin sekiz katı inşa edilirken, bir tarafın katları diğerinden daha kısa yapılarak eğim telafi edilmeye çalışıldı; bu durum, yapının hem eğilmesine hem de bükülmesine neden oldu. İnşaat, Pisa ile Cenova, Lucca ve Floransa arasındaki çeşitli çatışmalar dolayısıyla 1319 yılına kadar tamamlanamadı. Ancak bu duraksama, kulenin alttaki toprağa yerleşmesi için ek bir zaman sağladı.

1990 yılına geldiğimizde, kule hâlâ 5,5° eğilmiş durumdaydı ve bu nedenle halka kapatılmıştı. Yapının stabilizasyonu için bir dizi başarısız denemeden sonra mühendisler, “toprak çıkarma” yöntemini denemeye karar verdiler.

Kulenin dik bir konuma getirilmesi amacıyla, çelik kablolar kullanılmadan önce kuzey tarafının altından iki kamyon dolusu toprak çıkarıldı. Bu yöntem etkili oldu; ancak ekip, kuzey tarafındaki su tablasının yüksek olması nedeniyle kış yağmurları sırasında yapının daha da eğildiğini fark etti. Bu durumu düzeltmek için, suyun kuyulara akabilmesi ve temelin sabit kalabilmesi adına kanalizasyon sistemleri kazılması gerekti.

Proje, 2001 yılında kule 38 cm yani 0,5° ölçüsünde düzleştirilerek tamamlandı ve o zamandan beri kule, kendini düzeltme sürecine devam ediyor. ANSA’ya göre, uzmanlar 2005 yılında yapılan bir sağlık kontrolünde kulenin, önümüzdeki 300 yıl boyunca güvenli olacağına dair görüş bildirdiler. 2013 yılında yapılan bir başka kontrol ise, ünlü yapının 2001 yılından bu yana dikey olarak yaklaşık 2,5 cm düzleştiğini gösterdi. 2018 yılında OPA tarafından gerçekleştirilen bir inceleme, kulenin 2001’den bu yana toplamda 4 cm düzleştiğini ortaya koydu.