Randevu Talebi Yüzde 73 Azaldı

Türkiye’de Sağlık Hizmetlerine Erken Erişim: MHRS ve Güncel Gelişmeler

Türkiye, sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak ve vatandaşların ihtiyaçlarına hızlı çözümler sunmak amacıyla, Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) kapsamında önemli adımlar atmaktadır. Bu sistem, özellikle yaşam kalitesini artırmak ve sağlık alanında yaşanan yoğunlukları azaltmak için stratejik bir araç olarak kullanılmaktadır. MHRS’nin sağladığı avantajlar, hem vatandaşlar hem de sağlık kurumları açısından büyük önem taşımaktadır ve gün geçtikçe genişleyen bir kapsama sahiptir.

MHRS’nin Güncel Durumu ve Randevu Sayılarındaki Değişimler

Son veriler, MHRS üzerinden alınan randevu taleplerinde dramatik bir azalma olduğunu göstermektedir. Temmuz 2024’te yaklaşık 3 milyon 964 bin 825 olan bekleyen randevu sayısı, Temmuz 2025 itibarıyla %73 oranında azalarak 842 bin 977 seviyesine gerilemiştir. Bu olumlu gelişme, sağlık hizmetlerine erişimde ciddi bir iyileşmenin göstergesidir ve vatandaşların günlük yaşamını kolaylaştırmaktadır. Aynı zamanda, sağlık kurumlarının üzerindeki yük hafiflemekte ve böylece hizmet kalitesi artmaktadır.

İl ve İlçelerde Hekim İhtiyacına Yönelik Atamalar ve Kapasite Artırımı

Sağlık Bakanlığı, yoğunluk yaşanan bölgelere özel planlamalar yapma konusunda oldukça kararlıdır. Bu doğrultuda, ülke genelindeki 50 ilin temsilcileri, bölgesel toplantılarla bir araya gelerek çözüm odaklı öneriler geliştirmektedir. Özellikle KBB (kulak burun boğaz) ve göz hastalıkları gibi yoğun ilgi gören branşlarda yeni hekim atamaları yapılmış; toplamda 399 KBB ve 414 göz hastalıkları uzmanı göreve başlamıştır. Bu atamalarla, hem yeni doktorlara yer açılmış hem de muayene süreleri, hizmet kalitesi ve hasta memnuniyeti önemli ölçüde artırılmıştır.

Vatandaşların Bekleme Sürelerini Azaltmak İçin Alınan Tedbirler

Vatandaşların sistemle olan ilişkisini güçlendirmek amacıyla, son 4 ayda toplam 16 milyon telefon görüşmesi gerçekleştirilmiş ve bu sayede MHRS’nin sadakat oranı %88’e ulaşmıştır. Aynı zamanda, vatandaşların büyük bir bölümünün belirli hekimleri tercih ettiği göz önüne alındığında, yaklaşık 178 bin 414 bekleyen randevunun, vatandaşların tercihleri nedeniyle oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, sistemde yaklaşık 664 bin 567 gerçek bekleyen talep bulunmaktadır. Uzmanlar, vatandaşlara alternatif randevu önerileri sunarak, bekleme sürelerini azaltmayı ve adil dağılımı sağlamayı amaçlamaktadır.

Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nde Güncel Hizmet ve Branş Sayısı

MHRS, güncel olarak 79 farklı branş hizmet sunmakta ve bu kapsamda, sağlık hizmetlerine erişimde büyük kolaylık sağlamaktadır. Ayrıca, yeni düzenlemelerle, 81 ilde 72 branşta aynı gün randevu alma imkanı sağlanmış, 73 ilde ise tüm branşlarda aynı gün randevu verilebilmektedir. Bunun yanı sıra, 75 ilde tüm branşlar için en az bir hafta içerisinde randevu alınabilmektedir. Bu gelişmeler, sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini artırırken, özellikle acil ve öncelikli durumlarda zaman kaybını en aza indirir.

Uzun Vadeli ve Sürdürülebilir Sağlık Hizmeti Planlamaları

Sağlık Bakanlığı, yaptığı çalışmalarla sadece kısa vadeli çözümler değil, aynı zamanda uzun vadeli ve sürdürülebilir planlamaları da hayata geçirmektedir. Bu stratejik yaklaşımla, sağlık sistemi kapasitesinin artırılması, teknolojik altyapının güçlendirilmesi ve vatandaşların memnuniyetinin en üst seviyeye çıkarılması hedeflenmektedir. Yeni atamalardan, sistem entegrasyonuna kadar birçok adım, bu vizyonun temel taşlarını oluşturmaktadır. Ayrıca, dijital dönüşüm ve yapay zeka destekli takip sistemleriyle, hizmet kalitesini daha da yukarılara taşımak amaçlanmaktadır.

Sağlık Sisteminde Dijital Dönüşüm ve Gelecek Vizyonu

Gelecekte, MHRS gibi dijital platformların entegrasyonu ve genişlemesiyle, vatandaşların sağlık hizmetlerine erişim süreçleri çok daha etkin hale gelecektir. Örneğin, mobil uygulamalar ve yapay zeka algoritmalarıyla, kişiye özel randevu önerileri sunulacak, acil durumlarda hızlı çözümler sağlanacaktır. Ayrıca, hastaların sağlık kayıtlarının dijital ortamda tutulması ve uzmanların sorunsuz iletişim kurmasıyla, tedavi süreçleri hızlanacak ve hata oranları minimum seviyeye inecektir. Bu vizyonlar doğrultusunda, Türkiye’nin sağlık alanında dünyada öncü ülke konumuna yükselmesi amaçlanmaktadır.