Bir doktor, paradan ve zamandan tasarruf etmek ve cildinin mikrobiyomunun gelişmesine izin vermek amacıyla vücudunu tam beş yıl boyunca sabunla yıkamamak gibi sıra dışı bir karar aldı. Dr. James Hamblin, daha önceki tıp kariyerinden ziyade gazetecilik yapmak için Brooklyn’deki küçük bir daireye ilk taşındığında bu projeye başladı. Clean adlı kitabında, bunun bir kısmının masrafları azaltmakla ilgili olduğunu açıklıyor ve günde yaklaşık 30 dakika yıkanırsanız ömrünüz boyunca yaklaşık iki yılınızı yıkanarak geçirdiğinizi fark ettiğini söylüyor.
Ancak, projenin arkasındaki asıl sebep çok daha farklı. Today ile yaptığı bir röportajda Hamblin, “Hayatımda çok fazla azaltma yapıyordum ve o sırada cilt mikrobiyomunu öğrenmeye başladım” dedi. Doktorun açıklamaları şu şekilde devam etti: “Bağırsak mikrobiyomu gibi – içimizde yaşayan trilyonlarca mikrop var – cildimizin her yerinde de (mikrobiyom) yaşıyor ve bu, eğer her zaman aslında çoğu tamamen sağlıklı, ve hatta bizim için faydalı olan mikroplarla kaplıysak yaptığımız birçok hijyen, cilt bakımı ve temizlik rejiminin amacının tam olarak ne olduğunu görmeye çalışmakla ilgili bazı deneylere yol açtı.“
Bağırsak mikrobiyomunun faydalarını ve bağırsak sağlığından ruh halinize kadar her şeyle nasıl bağlantılı olduğunu muhtemelen duymuşsunuzdur. Göreceli olarak kısa bir süre önce, bilim insanları cildinizin biyomunu ve sağlığınızı nasıl etkilediğini daha fazla incelemeye başladı. İnsanların çok sık duş aldıklarına ve cilt sağlığında rol oynayan potansiyel olarak yararlı bakteriler de dahil olmak üzere kendi mikrobiyomlarına zarar verdiğine dair düşünceler bulunuyor. Akne gibi durumların kısmen cildin normal mikrobiyomunun bozulmasından kaynaklanabileceğine dair kanıtlar da var.
Tabii ki duş almamanın olumsuz yanları da var ve bunların en basitlerinden biri, diğer insanların bu fikrin iğrenç olduğunu söylemesi. James de normal olarak bu durumla karşılaştı. Ayrıca hijyen ve COVID-19 salgını nedeniyle ellerini yıkamaya devam etti. Ancak, duş alırken aldığı vücut kokusunun, duş almadığı yıllardaki kadar belirgin olmadığını fark etti.
Guardian’a “Cildim yavaş yavaş daha az yağlı hale geldi ve daha az egzama lekesi oluştu” dedi ve devam etti: “Çam ağacı veya lavanta gibi kokmuyordum ama aynı zamanda deodoranta bulanmaya alışmış koltuk altlarım bir gün (deodorantsız) geçtiğinde aldığım soğanlı vücut kokusu gibi kokmuyordum.”
Hamblin, AB’de kişisel bakım ürünlerinde bulunan 1.500’den fazla kimyasalın yasaklandığını veya kısıtlandığını, ABD’de ise bu sayının sadece 11 olduğunu belirterek kozmetik endüstrisinin kendisini de eleştiriyor. Bunu göstermek için, “Erkekler için Mükemmel Cilt Bakımı” sloganıyla kendi cilt bakım şirketini kurdu ve hemen hemen rastgele seçilmiş malzemeler içeren ürünler sattı. Her şey yolunda ve yasaldı.
Yine de, diğer kişilere duş almadan yaşam tarzını tavsiye etme konusunda çekingen gözüküyor: “Bu yaklaşımı herkese tavsiye etmek için burada değilim. Birçok yönden korkunç göründüğü kesin. Ama aynı zamanda hayatımı da değiştirdi.“