SS Tasman’ın Batışı ve Pembe El Balığı Keşfi

SS Tasman’ın Batışı ve Dalgıçların Keşfi

SS Tasman’ın Tazmanya sularında batışının 140. yıldönümünü kutlamak amacıyla, üç deneyimli dalgıçtan oluşan bir ekip, bu tarihi gemi batığını ziyaret etmeye karar verdi. Tekneye ulaşmanın getirdiği zorluklara rağmen, ekip sadece enkazın deniz tabanında bulunduğunu doğrulamakla kalmadı, aynı zamanda nesli kritik düzeyde tehlike altında olan ve bu durumdan açıkça rahatsız olduğu görülen pembe el balığı (Brachiopsilus dianthus) türüne ait bir örneği de görüntülemeyi başardı.

Pembe el balığının en dikkat çekici özelliklerinden biri, sanki elleri varmış gibi görünmesidir. Bu tür, son derece nadir bir balık grubunun parçasıdır ve Tazmanya açıklarındaki sularda, ayrıca Avustralya kıyılarında yalnızca birkaç popülasyonla sınırlıdır. Şu anda, bu balıkların sayılarını artırmak için aktif bir yetiştirme projesi yürütülmektedir. Dalgıçlar Brad Turner, James Parkinson ve Bob Van Der Velde, tamamen tesadüfen bu nadir türle karşılaştılar.

Pembe el balığının toplam uzunluğu yalnızca 13,6 santimetre olup, IUCN’ye göre bu türün sadece beş örneği bilinmektedir. Ayrıca, son 20 yılda hiç görülmemiş olması da bu keşfi daha da önemli kılmaktadır. Benzer şekilde, dar gövdeli el balığı (Pezichthys compressus) adı verilen bir başka tür de 1996 yılından bu yana ilk kez geçtiğimiz yıl gözlemlenmiştir.

SS Tasman, Kasım 1883’te Tasman Yarımadası açıklarındaki Hypolite Kayası’na çarparak batan bir buharlı gemiydi. Gemi, 100 yıldan fazla bir süre boyunca keşfedilmeden deniz tabanında kalmıştır. Tazmanya Üniversitesi Antarktika ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü’nden (IMAS) Doçent Neville Barrett, bu keşfi “dikkate değer ve son derece değerli” olarak nitelendirdi. Barrett, “Pembe el balıklarının, birçok Tazmanya deniz türünün varlığını tehdit eden ısınan kıyı sularına karşı daha derin ve serin bir su sığınağında bulunması bize umut veriyor.” şeklinde ifade etti.

Dalgıçlar, pembe el balığının daha önceki görüntülerinin uzaktan kumandalı ve otonom su altı araçlarıyla çekilmiş olduğunu belirtiyorlar. Bu nedenle, bu türün insanlar tarafından çekilen fotoğraflarının ilk kez elde edildiği düşünülmektedir. İlk dalıştan bu yana ekip, el balığının daha fazla görüntüsünü toplamak için enkaz alanına üç kez daha tur attı. Dalgıçlardan Brad, “Dalış alanına döndüğümüzde ve ilkinden sadece 10 metre uzakta ikinci bir pembe el balığı görmemiz oldukça heyecan vericiydi.” diyerek deneyimlerini aktardı.