Vezüv Yarışması’nın Kazananları Açıklandı

2023 yılında hayata geçirilen Vezüv Yarışması (Vesuvius Challenge), taşlaşmış parşömenler üzerindeki kadim sırları gün yüzüne çıkaran ve büyük ödülü kazanan isimleri geçtiğimiz günlerde duyurdu. Bu kazanan çalışmalar, sadece ödül için yeterli olmakla kalmayıp, aynı zamanda araştırma alanında heyecan verici bir dönemin başlangıcını da müjdeleyebilir.

Vezüv Yarışması, Mart 2023’te “tarih yazma” hedefiyle yola çıktı. Organizatörler, farklı akademik geçmişlere sahip bireyleri, İtalya’nın Herculaneum kentindeki volkanik kül ve enkaz altında kalmış antik parşömenleri okumak için yenilikçi yöntemler geliştirmeye teşvik etti. Bu parşömenler, MS 79’da Vezüv Yanardağı’nın patlaması sonucunda volkanik materyal altında kalmış olan Villa Papyri adlı tarihi bir mülk içerisinde yer alıyordu. Bu mülk ve kütüphanesi 1700’lerde yeniden keşfedilmiş olmasına rağmen, parşömenler iyi korunmuş olsa da okunamaz durumdaydı.

Ancak şimdi, 10 ay süren yoğun çabaların ardından, Vezüv Yarışması’nın kazananları, bu değerli eserlerin içeriklerini, kırılgan yapılarına zarar vermeden taramak için yapay zeka (AI) tekniklerini kullanarak yollarını buldular. Eski GitHub CEO’su Nat Friedman ve bir bilim insanı ekibi, bu metinleri okumak için yeni yaklaşımlar geliştirmek amacıyla Vezüv Yarışması’nı başlattı. Katılımcılara 700.000 dolarlık büyük ödül de dahil olmak üzere çeşitli mali ödüller sunuldu.

21 yaşındaki bilgisayar bilimi öğrencisi Luke Farritor, bir parşömen üzerindeki “mor boya” veya “mor kumaş” anlamına gelen “πορφυρας” kelimesini çözerek Ekim 2023’te ilk Harfler (Letters) ödülünü kazandı. Kısa bir süre sonra, aynı çalışmayı daha net bir şekilde tanımlayan Youssef Nader’e verilen bir ödül daha bu başarıyı takip etti. Bu sonuçların her ikisi de, Birinci Mürekkep (Ink) ödülünü kazanan Casey Handmer’ın, açılmamış parşömen içindeki mürekkebin varlığını belirlemenin bir yolunu bulan çalışması olmasaydı mümkün olamazdı.

Büyük Ödülün Sahibi Açıklandı

Friedman, parşömendeki 2.000’den fazla Yunanca harfi ortaya çıkarmak için yürütülen çığır açıcı çabaların sonuçlarını açıkladı. Friedman ve meslektaşları, yarışmanın web sitesinde “Vezüv Yarışması Büyük Ödülü için çok sayıda mükemmel başvuru aldık, bunlardan birkaçı, son başvuru tarihi olan 1 Ocak’taki gece yarısından önceki son dakikadaydı” şeklinde ifadelerde bulundu ve ekledi: “Bu başvuruları inceleme ekibine sunduk ve büyük bir şaşkınlıkla karşılandılar. Ocak ayını tüm başvuruları dikkatle inceleyerek geçirdik. Seçkin papirologlardan oluşan ekibimiz, anonimleştirilmiş gönderimlerdeki 15 sütunluk metni incelemek için gece gündüz çalıştı; teknik ekip ise gönderilen kodu ve yöntemleri denetledi ve yeniden üretti.”

Vezüv Yarışması organizatörlerinin açıkladığına göre, bu başvurular arasında biri, diğerlerinden çok daha fazla metni kurtarmasıyla dikkat çekiyordu: “Katılımcının, Mart ayında Vezüv Yarışması’nı duyururken belirlediğimiz kriterleri dikkate değer bir şekilde karşıladı: Her biri 140 karakterden oluşan 4 pasajda karakterlerin en az [yüzde] 85’inin kurtarılabilmesi. Bu kesin bir şey değildi: Organizasyon ekibindeki çoğumuz, bu kriterleri açıkladığımızda başarı olasılığını yüzde 30’dan daha az olduğunu düşünüyordu! Ayrıca, başvuruda 11 (!) metin sütunu, yani toplamda 2.000’den fazla karakter daha yer alıyor.”

Bu büyük başarının arkasındaki ekip, daha önceki ödüllerin kazananları Farritor ve Nader ile birlikte, Volume Cartographer’daki çalışmasıyla üç Segmentation Tooling ödülünü kazanan Julian Schilliger’dan oluşuyordu. Schilliger’in çalışması, kazanan başvuruda kullanılan papirüs alanlarının 3 boyutlu haritalanmasına olanak tanıdı. İlk parşömeni inceleyen araştırmacılar, şu ana kadar bunun yaklaşık yüzde 5’ini okumayı başardılar. İlk çeviriler, bunun tamamen orijinal bir metin olduğunu ve başka bir çalışmanın kopyası olmadığını gösteriyor.

Görünüşe göre bu felsefi metin, Epikürcü felsefeye göre iyiliğin en yüksek biçimi olan “zevk” konusunu ele alıyor. Papirologların açıklamalarına göre “Parşömenin birbirini takip eden iki sütunundan alınan bu iki parçada yazar, yiyecek gibi malların bulunabilirliğinin, bunların sağladıkları zevki etkileyip etkilemeyeceği ve nasıl etkileyeceğiyle ilgileniyor.”