Nilin Eski Kolunun Keşfi ile Piramitlerin İnşası Üzerine Yeni İpuçları

Nilin Eski Kolunun Keşfi: Piramitlerin İnşasına Dair Yeni İpuçları

Nilin Eski Kolunun Keşfi: Piramitlerin İnşasına Dair Yeni İpuçları

Giza bölgesinde, antik Mısır’ın en büyük sırlarından birini çözmeye yardımcı olabilecek önemli bir keşif gerçekleştirildi. Araştırmacılar, piramitlerin inşasıyla ilgili gizemleri aydınlatabilecek bir su yolunun izlerini sürdüler. Bugün kurumuş olan bu devasa nehir yatağı, geçmişte inşaat için gerekli malzemelerin ve iş gücünün taşınmasını kolaylaştırmış olabilirdi. Bilim insanlarına göre, piramitlerin bulunduğu alanlar, bu eski su yolunun varlığına dair güçlü birer gösterge sunuyor.

Çalışmanın yazarlarından Dr. Eman Ghoneim, “Eğer bu spesifik bölgenin her yerinde piramitler varsa, o zaman geçmişte bu alanlara taşları ve çok sayıda işçiyi ulaştıran su yolları olmalıydı” diye ifade ediyor. Ghoneim, “Eski Mısırlıların kullanmış olduğu ve nerede olduğu tam olarak bilinmeyen bir hızlı yol olduğu kesin” dedi ve ekledi: “Bu su yolunun boyutları ve konumu hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyoruz. Bu eski kolun tam yeri ve piramitlere olan yakınlığı çok önemli.”

Ghoneim ve ekibi, bu soruların yanıtlarını bulmak için radar uydu verilerini kullanarak Nil Vadisi’ni uzaydan taradı. Radar dalgalarının zemin altına nüfuz edebilmesi sayesinde, “yüzeyin altındaki görünmeyen bilgi dünyasına” erişim sağlandı ve yaklaşık 100 kilometre boyunca çöl ve tarım arazileri üzerinde kıvrılan kurumuş bir nehir yatağının varlığı belirlendi. Ghoneim, “Bu su yolu muhtemelen çok uzundu ve bazı kısımlarında genişlik açısından yarım kilometreye kadar çıkıyordu. Bu, günümüz Nil Nehri’nin genişliğine eşdeğer bir durum” dedi.

Faiyum’dan Giza’ya uzanan bu antik su yolu, 38 farklı piramit bölgesinden geçiyor ve bu nedenle araştırmacılar tarafından Ahramat Kolu (Arapça’da “Piramit Kolu” anlamına gelir) olarak adlandırıldı. Şimdi ekip, bu nehir yatağının Eski ve Orta Krallıklar döneminde (yaklaşık 3.700 ila 4.700 yıl önce) aktif olup olmadığını belirlemek için toprak çekirdek örneklerini analiz etmeyi planlıyor. Nehir kolunun bu dönemlerde varlığını kanıtlamak zor olsa da, piramitlerin inşasında önemli bir rol oynamış olabileceğine dair birçok kanıt mevcut.

  • Ghoneim’in belirttiği gibi, “Bu piramitlerin çoğunda, genellikle vadi tapınağı olarak adlandırdığımız, limana benzeyen bir yapıyla sona eren bir geçit vardı.”
  • Bu vadi tapınaklarının çoğu, “bulduğumuz kolun kıyısında yer alıyor” dedi.

Dr. Ghoneim, antik Nil kollarının araştırılmasının yalnızca piramitlerin inşasına dair yeni bilgiler sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda arkeologların kayıp alanların yerlerini belirlemelerine de yardımcı olabileceğini belirtti. “Nil’in ana yatağı, zaman içinde bazı bölgelerde doğuya, bazı yerlerde ise batıya doğru kaydı. Bu süreçte, antik Mısır şehirleri ve kasabaları da çamurla kaplanarak yok oldu ve şimdi nerede olduklarını tespit edemiyoruz,” dedi. Ghoneim, antik su yollarının izini sürerek, bu eski yerleşim yerlerini keşfetme olasılığının arttığını ve bu bilgilerin Mısır’ın mirasını anlamaya katkı sağlayacağını düşünüyor.