Suudi Arabistan’ın Gizemli Mağara Oymaları
Neolitik dönemden önce Suudi Arabistan’da yaşayan göçebe halklar hakkında bilmediğimiz çok şey bulunmaktadır. Bu dönem, muhteşem anıtsal taş yapılar ve bunlara eşlik eden etkileyici mağara sanatı ile doludur. Ayrıca, belirli dönemlerde yerleşime işaret eden ocak kalıntıları da tespit edilmiştir. Ancak, bu dönem hakkında daha fazla bilgiye sahip değiliz. Şimdi ise araştırmacılar, bu antik tarihe dair yeni bilgiler sunan gizemli mağara oymaları keşfettiler.
Oymalar, Suudi Arabistan’ın kuzeyinde, Nafud çölünün güney kenarına yakın bir kaya çıkıntısında bulundu. Şimdiye kadar beş panelde dokuz adet gerçek boyutlarda deve örneği tespit edildi. Bu oymalardan birçoklarında, develerin üzerine başka develer oyulmuş ya da onların özellikleri ve oranları geliştirilmiştir. Bu durum, alanın uzun bir süre boyunca kullanıldığını ve tekrar tekrar ziyaret edildiğini göstermektedir.
Bunlarla birlikte, bu oymalarda tasvir edilen hayvanların, günümüzde soyu tükenmiş olan ancak binlerce yıl önce çöl alanlarında dolaşan bir yabani deve türü olduğu düşünülmektedir. Bilim insanları, bu kayıp türe henüz bir isim vermediği için, onun hakkında fazla bilgiye sahip değiliz. Ancak sanat eseri, oldukça ayrıntılı bir şekilde işlenmiş olup, genellikle deri değiştirmemiş daha kalın kış kürkleriyle erkek develerini göstermektedir. Bu ayrıntılar, sanatın hayvanın kızışma döneminde (Kasım ve Mart ayları arasında) yapılmış olabileceğini düşündürmektedir.
Mağara sanatı, arkeologlar tarafından bir süredir bilinen Sahout adlı bir bölgede ortaya çıkmıştır. Ancak deve oymaları, yakın zamana kadar gizli kalmıştır. Max Planck Jeoantropoloji Enstitüsü’nde doktora sonrası araştırmacı olan Maria Guagnin ve meslektaşlarının çalışmaları, bu noktada önemli bir rol oynamaktadır. İki hendeğin ve yakınlarda bulunan iki antik ocağın radyokarbon tarihleme analizine göre, Sahout bölgesi geç Pleistosen dönemi (2,6 milyon ila yaklaşık 11.700 yıl önce) ve Orta Holosen (7.000 ila 5.000 yıl önce) dönemlerinde defalarca ziyaret edilmiştir. Bu erken döneme tarihlenen çok sayıda arkeolojik alan yoktur; bu nedenle, bu tür kaya sanatı, araştırmacıların gelecekte benzerlerini bulmalarına yardımcı olabilir.
Sahout’taki develerin önemini belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak Guagnin, bu örneklerle diğerleri arasında bağlantılar kurmayı başarmıştır. Guagnin, yaptığı açıklamada, “2 boyutlu çok sayıda panel ve daha geç/Neolitik kaya sanatı içeren çok sayıda panel de var. Bu da bize ilk kez bir alanı Camel Site kabartmalarıyla ve ayrıca Jubbah ve Shuwaymis gibi Neolitik kaya sanatı alanlarıyla ilişkilendirmemizi sağladı. Bu, her bir kaya sanatı evresinin ne kadar eski olabileceğini anlamamıza yardımcı oluyor. Farklı tarzların bu karışımı, aynı zamanda büyük deve gravürlerinin Neolitik Çağ’dan daha eski olabileceğine dair ilk ipucumuz” şeklinde ifade etmiştir.