Three Mile Island Felaketi: Nükleer Kazanın Sebepleri ve Sonuçları

Three Mile Island Felaketi: Tarihin En Kötü Nükleer Kazası

28 Mart 1979 günü sabah saat 4’te, ABD’nin Pennsylvania eyaletindeki Three Mile Island nükleer santralinde bir felaket yaşandı. Bu olay, Amerika Birleşik Devletleri tarihindeki en ciddi nükleer kazalardan biri olarak kaydedildi. O gün, Three Mile Island’ın iki reaktöründen biri olan TMI-2, bir soğutucu kaybı kazası ile karşı karşıya kaldı. Bu kaza, kapalı olması gereken bir vananın açık bırakılması ve reaktör çekirdeğini soğutması gereken suyun serbest kalması ile başladı. Su seviyesi düştükçe, açıkta kalan çekirdek aşırı ısınmaya başladı ve bunun sonucunda santral operatörleri, durumu kontrol altına alabilmek için acil durum suyunu kapatma kararı aldılar.

Atomic Archive’a göre, bu süreçte reaktördeki sıcaklıkların 2.371°C’ye kadar yükselmesiyle çekirdeğin açıkta kalan kısmı yanmaya başladı. Çernobil’deki felaketin ardından gelen korkular, Three Mile Island’ın da benzer bir erimeyle karşılaşabileceği endişesini doğuruyordu. Neyse ki, Natasha Zaretsky’nin “Atomik Kabuslar ve Three Mile Adası’ndaki Biyolojik Vatandaşlar” başlıklı yazısında belirtildiği gibi, felaketin en kötü sonucu olan bir nükleer erime meydana gelmedi; ancak santralin yardımcı binasındaki bir yırtılma nedeniyle bir miktar radyasyon sızıntısı yaşandı.

Bu kritik olaydan çok az kişinin etkilenmiş olması bekleniyordu, fakat son yapılan epidemiyolojik araştırmalar, bölge sakinleri arasında kanser, kalp hastalıkları ve erken ölümler konularında kaygı verici veriler sunmaktadır.

Nükleer Facianın Arkasındaki Nedeni Anlamak

Nükleer Facianın Arkasındaki Nedeni Anlamak

Nükleer kazanın kökeninde, bir operatörün hatalı kararlarının yattığı düşünülüyor. Washington Post’ta nükleer kazadan altı hafta sonra yayımlanan bir makaleye göre, açık vanayla ilgili sorun, operatörlerin görünürlük sorunları nedeniyle uzun süre kontrol edilmemiş olabilir. Nükleer Düzenleme Komisyonu’nun (NRC) özel araştırma ekibinin raporuna dayanarak, bir operatör, kendisine iki önemli besleme suyu pompasının kapalı olduğunu bildiren göstergeleri yanlışlıkla vücuduyla engellemiş. NRC kaynakları, bu operatörün ‘göbeği gösterge panelinin üzerine sarkan iri bir adam‘ olduğunu açıklamıştır.

  • Bu önemli göstergeler olmadan, santral operatörleri ikinci reaktördeki durumu algılayamadılar.
  • Buhar jeneratöründeki gürültüler nedeniyle, çekirdekte soğutma sıvısının bulunduğunu düşündüler.
  • Daha büyük bir felaketin önüne geçmek amacıyla, operatörlere yüz maskeleri ve solunum maskeleri takmaları talimatı verildi; ancak iletişimleri kısıtlandı.

Ayrıca, operatörlerin yalnızca yarısının tahliye sırasında kapıyı açık bırakarak alanı terk etmeleri, tahliye talebinin başarısız olmasına yol açtı. Kazanın karmaşık doğası, olayların sırasını kaydetmesi gereken bir bilgisayarın, felaketin en yoğun olduğu anda bir buçuk saat boyunca kilitlenmesiyle daha da karmaşıklaştı. Bu durum, gerçekte olup bitenlerin kaydedilmesinde büyük bir kayba yol açtı ve operatörlerin durumun ciddiyetini anlamasını engelledi.