Son Göktaşı Düşüşü ve NASA’nın Uyarıları

Üç ABD eyaletinde sonik bir patlama yaratan en son büyük göktaşı, meteoritleri, yani parçaları da beraberinde getirdi. Milyonlarca kilometre yol kat eden ve Güneş Sistemi kadar eski olabilecek bir uzay kayası parçası bulmak, kesinlikle heyecan verici bir deneyim olabilir. Ancak, bu buluntuların bilime büyük katkısı olacağına inananlar için NASA’nın kötü bir sürprizi var: NASA uzay taşlarınızı istemiyor!

Facebook’taki NASA Meteor Watch hesabının belirttiğine göre, Natchez şehrinin doğusundaki bir bölgede ve Mississippi’deki 84. Otoyol boyunca bulunan bu son uzay kayalarından bazılarıyla ilgili raporlar doğrulandı. Ancak NASA Meteor Watch, “Biz göktaşı insanları değiliz, çünkü asıl odak noktamız uzay araçlarını ve astronotları meteorlardan korumaktır. Bu nedenle bulabileceğiniz herhangi bir garip kayayı tespit edemeyiz – lütfen bize kaya fotoğrafları göndermeyin, çünkü cevap vermeyeceğiz” açıklamasında bulundu.

ABD yasalarına göre, kendinize ait bir arazide bir göktaşı bulursanız, onun sahibi olursunuz. Ancak, uzay kayalarının peşindeki diğer insanların, mülke adım atmadan önce arazinin sahibinden izin alması gerekiyor. Federal topraklarda bir göktaşı bulunursa, hükümet yetkilileri bunun hükümete ait olduğunu düşünür ve 1906 “Tarihi Eserler Yasası”na dayanarak federal topraklarda bulunan göktaşlarının aslında Smithsonian Enstitüsü‘ne ait olduğu kabul edilir.

Milli parklar ve kamu arazileri genellikle kayaların (ve çoğu doğal maddenin) çıkartılmasını yasaklar. Ancak, Arazi Yönetimi Bürosu genellikle meteoritlerin belirli sınırlamalar dahilinde toplanmasına izin verir. NASA Meteor Watch, insanların, St. Louis Washington Üniversitesi’nden Dr. Randy L. Korotev tarafından geliştirilen bir testi kullanmalarını öneriyor. Bu test, insanların ellerinde gerçek bir göktaşı olduğundan emin olmadan örnek göndermemelerini istemektedir.

Bir göktaşınıza sahip olduğunuzu gösteren dört temel işaret bulunmaktadır:

  • İçerisinde metal varlığı nedeniyle genellikle daha yüksek bir yoğunluğa sahip olmaları ve mıknatısları çekme eğiliminde olmaları.
  • Düzensiz bir şekle sahip olmaları.
  • Özellikle taşlı göktaşlarında, yüzeylerinde bir füzyon kabuğu bulunması. Bu, uzay cisimlerinin Dünya atmosferinde yol alırken yanması ve erimesinin bir sonucudur.
  • Açık renkli kristaller (kuvars Dünya’da yaygın olarak bulunur, ancak Güneş Sistemi’nde başka hiçbir yerde yoktur), kabarcıklar (Dünya’daki volkanik kayaların içinde bulunur, ancak uzay kayalarında yoktur) veya çizgiler varsa, karşılaştığınız şey bir göktaşı değildir. Eğer çizerseniz, iz bırakmamalıdır. Siyah veya kırmızı bir çizgi, meteoritlerde bulunmayan demir mineralleri manyetit veya hematit olduğunu gösterir.

Bir göktaşı bulan kişilerin, üniversite araştırma enstitüleri gibi güvenilir kuruluşlarla iletişime geçmeleri önerilmektedir. Ancak, aslında bir göktaşının düşüşünü görmeniz, göktaşının kendisinden daha fazla bilimsel ilgi ve değer taşıyabilir. Eğer düşmekte olan bir göktaşı fark ederseniz, ateş topunun nereden geldiğini ve nereye gittiğini not almanız önemlidir. Daha sonra fiziksel olarak bir parçasını bulursanız, nesneyi almadan önce fotoğrafını çekmeyi ve etrafta başka parçalar olup olmadığını kontrol etmeyi unutmayın. Sonrasında, uzmanlarla iletişime geçmeniz tavsiye edilmektedir.