Dünya Tehdit Altında: Asteroitler ve İnsanlık
Saatte binlerce kilometre hızla Dünya’ya çarpan devasa bir taş parçası, on binlerce yıllık insan medeniyetinin dramatik bir sona ermesine neden olabilir. Tüm bu zaman diliminde yaşanan savaşlar, devrimler, teknolojik gelişmeler ve kurulan medeniyetlerin hepsi, sadece bir asteroit tarafından yok edilebilir. Bu durum, büyük bir haksızlık gibi görünmüyor mu?
Peki, bu muazzam riske karşı gerçekten bir önlem alıyor muyuz? Son zamanlarda ABD’de yayımlanan yeni bir rapor, insanlığın böyle bir felakete karşı yeterince hazırlıklı olmadığını ortaya koyuyor. Hatta Dünya’ya çarpacak bir cismi 14 yıl önceden tespit etsek bile, buna karşı gerçek bir önlem alacak gücümüz yok. Devlet liderlerinin sabah akşam birbirlerine nükleer füze tehditleri savurması, bu noktada ne kadar çaresiz olduklarının farkında olmadıklarını gösteriyor.
Asteroitlere Karşı Ne Yapılabilir?
NASA ve ABD hükümeti tarafından yayımlanan resmi belgelerde, asteroit felaket yönetim planlarının bugüne kadar hiç ‘tanımlanmadığı’ belirtiliyor. Yani, gezegene çarpacak bir asteroidi yok etmek için plan yapmayı bırakın, çarpma sonrası oluşacak felaketi nasıl yöneteceğimize dair bile herhangi bir hazırlık yapılmamış durumda. Şu anda asteroitlere karşı teorik olarak düşünülen ve henüz pratikte test edilmemiş tek bir yöntem var: Dünyaya doğru gelen asteroide nükleer füze fırlatmak veya daha önce denendiği gibi kayanın yolunu değiştirmeye çalışmak.
ABD, bu sorunla karşılaşma olasılığına karşı her iki yılda bir simülasyon etkinlikleri düzenliyor. NASA, bilim insanları ve askeri uzmanlardan oluşan ekiplerin, olası bir asteroit tehdidine karşı koordine bir yanıt geliştirmeleri bekleniyor. Ancak, her defasında sorunların çözümsüz kaldığı anlaşılıyor. Çünkü asteroitlere karşı kullanılacak, işlevselliği kanıtlanmış bir mekanizma henüz mevcut değil.
Simülasyonların Sonuçları
Tatbikatlar sırasında uzmanlar, daha önce hiç tespit edilmemiş bir asteroidin yaklaşık 14 yıl içinde Dünya’ya çarpma olasılığını %72 olarak değerlendiren varsayımsal bir senaryo üzerinde çalıştılar. Ancak, asteroidin boyutunu, bileşimini ve uzun vadeli yörüngesini kesin bir şekilde belirlemek imkânsızdı. Modeller, asteroidin çarpması durumunda geniş bir alanın tahrip olabileceğini gösteriyordu.
İşleri daha da karmaşık hale getiren bir diğer faktör ise, asteroidin Dünya’dan görüldüğü şekliyle Güneş’in arkasından geçmesi nedeniyle gerekli takip gözlemlerinin en az yedi ay ertelenmesi gerektiğiydi. Ne yazık ki, bu tatbikat, karar alma süreçleri ve risk toleransının yetkililer arasında yeterince anlaşılmadığını ortaya koydu. Ayrıca bulgular, asteroit çarpması afet yönetim planlarının tanımlanmadığını gösteren endişe verici sonuçlar sundu. Dünya’da panik patlak verdi ve henüz çarpışma yaşanmadan medeniyet çökmeye başladı.
Sinema Çözümü: Bruce Willis
Asteroit tehdidine karşı bir çözüm bulmak için sinema endüstrisi devreye girmiş gibi görünüyor. Hollywood, Bruce Willis’i bir asteroide gönderip çarpma anında dev kayanın içinde nükleer bomba patlatma gibi felaket bir fikirle ortaya çıkmıştı. Ancak bu plan bile şu anda uygulanamaz, çünkü Bruce Willis’in Alzheimer hastalığı nedeniyle böyle bir görevde bulunması mümkün değil.
Dünya artık bilim insanlarından ve siyasi liderlerden, asteroitlere karşı daha ciddi ve etkili bir savunma sistemi kurmalarını bekliyor. Üçüncü Dünya Savaşı’nı başlatmak için harcanan trilyonlarca dolarlık bütçenin binde biriyle bu sistemleri her an çalışmaya hazır hale getirmek hiç de zor olmayacaktır.
İlk yorum yapan olun