Bir elektrikli araç pilinin içindeki kimya, yalnızca performansını değil, aynı zamanda bir EV’ye takmanın nihai maliyetini belirlemede de kritik bir rol oynamaktadır. BMW, yeni nesil elektrikli araçlara hazırlık sürecinde, bu araçları daha verimli ve ekonomik hale getirmek amacıyla yenilikçi pil teknolojilerine yönelmektedir. Şirket, Neue Klasse elektrikli otomobil platformunun yeni nesil yuvarlak pil hücrelerine dayanacağını duyurdu. Ancak BMW, bu hücreleri kendi başına üretmek yerine, CATL ve EVE Energy ile Çin ve Avrupa’daki fabrikalar için anlaşmalar imzaladı.
BMW, Kuzey Amerika serbest ticaret bölgesinde iki yeni pil üretim tesisi açmayı planlıyor; ancak bu tesislerin ortakları henüz açıklanmamıştır. Mevcut BMW elektrikli araçlar, prizmatik hücreler olarak bilinen düz, dikdörtgen pil hücreleri kullanmaktadır. Şirket, yeni yuvarlak hücreler ile araçların maksimum menzilini %30 oranında artırabileceğini iddia etmektedir.
Buna ek olarak, BMW bu yeni hücrelerin %20 daha fazla enerji yoğunluğuna sahip olacağını ve yeni platformun 800 volt elektrik mimarisi sayesinde şarj süresinin yaklaşık %30 oranında daha hızlı olacağını belirtmektedir. Bu iyileştirmeler yalnızca hücrelerin şekliyle sınırlı kalmayacaktır. Hücre kimyası da önemli bir faktör olarak öne çıkmaktadır.
BMW’nin yeni yuvarlak pil hücreleri, anotta kobalt bağımlılığını azaltarak, katot kısmındaki nikel içeriğini ve anotta bulunan silikon içeriğini artırmaktadır. Ayrıca, BMW, maliyetleri düşürmek amacıyla, performanstan biraz fedakarlık eden isteğe bağlı lityum-demir-fosfat katotlar sunmayı da planlamaktadır. Sürdürülebilirlik açısından, bu hücreler yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak üretilecektir. Bu yaklaşım, BMW’nin hücre üretimindeki karbon ayak izini %60 oranında azaltmayı hedeflemektedir.
BMW’nin yeni Neue Klasse platformunun 2025 yılında piyasada olması planlanmaktadır. Bu gelişmeler, elektrikli araç pazarında önemli bir dönüm noktası yaratma potansiyeline sahiptir.
