Kurşun Zehirlenmesinin Küresel Etkileri ve Politika Gereksinimleri

Kurşun Zehirlenmesinin Küresel Etkileri

Kurşunlu benzinin dünya genelinde aşamalı olarak kullanımdan kaldırılmasına rağmen, kurşuna maruz kalmanın etkileri hâlâ dünya nüfusunun sağlığı üzerinde büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Yeni bir araştırma, kurşun zehirlenmesinin günümüzdeki etkilerinin çok daha ciddi olduğunu ortaya koyuyor. 2019 yılında, bu zehirlenme 5,5 milyon kardiyovasküler hastalık ölümüne ve 765 milyon IQ puanı kaybına neden oldu. Kurşun, bir nörotoksin olarak davranarak, IQ puanlarının düşmesine, zihinsel sağlık sorunlarına, düşük dürtü kontrolüne ve hatta artan şiddet eğilimlerine yol açmaktadır. Kurşun zehirlenmesi, 20. yüzyılda doğan nesillerin kişiliklerini derinden etkilemiştir.

Dünya Bankası, bu veri ve kanıtların ışığında, Mayıs 1996’da kurşunlu benzinin dünya genelinde aşamalı olarak kaldırılması için çağrıda bulunmuştur. Bu süreç, Cezayir’in 2021 yılında kurşunlu benzini yasaklamasıyla tamamlanmıştır. Ancak, kurşunun etkileri özellikle yoksul bölgelerde hâlâ hissedilmektedir. Pure Earth tarafından hazırlanan yeni bir raporda, pişirme ekipmanlarında, boyalarda, kozmetik ürünlerde ve oyuncaklarda yüksek oranda kurşun kirliliği bulunmuştur.

Araştırmacılar, 25 düşük ve orta gelirli ülkede 70 pazar yerinden 5.000’den fazla tüketici ve gıda ürününü toplayıp analiz ettiklerinde, bunların yüzde 18’inin güvenlik düzenlemelerini aşan kurşun seviyelerine sahip olduğunu tespit etmiştir.

Kurşunlu Benzinin Kaldırılmasının Yetersizliği

Dünya Bankası’ndaki araştırmacılar, dünya genelinde kurşuna maruz kalmanın sağlık üzerindeki yükünü yeniden değerlendirmiştir. Kurşunlu benzinin kaldırılmasından bu yana kandaki kurşun seviyelerinin önemli ölçüde azaldığı gözlemlenmiş olsa da, kurşunun sağlık üzerindeki etkileri hâlâ oldukça büyüktür. Bulgular, tahmini IQ kaybının ve kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanan ölümlerin, önceki tahminlere göre sırasıyla yaklaşık yüzde 80 ve 6 kat daha yüksek olduğunu göstermektedir. Etkilenen bölgelerde, çocuklarda yaşamlarının ilk beş yılı boyunca ortalama 5,9 IQ puanı kaybı yaşanmaktadır. Bu yükün yüzde 95’i düşük ve orta gelirli ülkelerde hissedilmektedir.

Bu bulgular ışığında, araştırmacılar devletlerin, kurşunun küresel sağlık üzerindeki etkilerini yeniden değerlendirmesi ve politikalarını buna göre güncellemesi gerektiğini vurgulamaktadır. Kurşun kirliliği, geçmişte olduğu gibi günümüzde de bazı bölgelerde ciddi zararlara yol açmaktadır.

Eski Dünya Bankası çevre ekonomisti ve çalışmanın yazarı Bjorn Larsen, şu şekilde açıklama yapmıştır: “Bu çalışma, kurşuna maruz kalmanın sağlık üzerindeki zararlı etkilerinin önceden düşündüğümüzden daha büyük olduğunu ve özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde çok yüksek bir ekonomik maliyet doğurduğunu gösteriyor. Bu yükün üstesinden gelmek için kandaki kurşun seviyesi ölçümlerinin kalitesinin artırılması, kurşun maruziyetinin belirlenmesi, araştırmalar, politikalar ve uygulamalara acil ihtiyaç duyulmaktadır.”

Dünya Bankası raporunun danışmanı ve Pure Earth başkanı Richard Fuller ise ekledi: “Eğitime, anne ve çocuk sağlığına, kalp hastalıklarına ve felce yatırım yapan kalkınma ajanslarının, kurşuna maruz kalmanın yol açtığı zararın bu yatırımları nasıl olumsuz etkilediğini dikkate alması gerekiyor. Şu anda, kalkınma yardımları kapsamında kurşuna yapılan harcama çok düşük bir seviyede, 10 milyon dolar civarında, buna karşın HIV için yaklaşık 10 milyar dolar ve sıtma için 2 milyar doların üzerinde harcama yapılıyor. Küresel olarak yardım kuruluşları arasında yeniden bir dengeleme yapılması gerektiği açık.”

Dünya Bankası’nın yeni çalışması The Lancet Planetary Health dergisinde yayınlanmıştır.