Uzay Çöplerini Temizlemek İçin Önemli Bir Adım: ClearSpace-1
ClearSpace, İsviçre merkezli bir uzay şirketi olarak, uzayda giderek artan çöpleri temizleme çabalarına yönelik önemli bir projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor. Şirket, dört kollu bir pençeye sahip olan büyük bir robotik uydu aracılığıyla, Dünya yörüngesindeki uzay çöplerini yakalama hedefini gerçekleştirmek için Avrupa Uzay Ajansı’ndan (ESA) gerekli onayı almayı başardı.
Bu hafta yapılan açıklamaya göre, ClearSpace-1 adını taşıyan proje, uzay enkazını etkili bir şekilde yakalamak ve ardından onu yanması için Dünya atmosferine göndermek amacıyla tasarlanmış bir pençe benzeri uzay aracı içeriyor. ClearSpace, projeye yönelik ilk büyük incelemesini başarıyla tamamlayarak ESA’dan yeşil ışık aldı. Şirket, geçtiğimiz yıl Ekim ayında gerçekleştirdiği kavram kanıtı testinin ardından, tasarım süreçlerini tamamlama, gerekli ekipmanları temin etme ve 2026 yılında planlanan fırlatma için tam ölçekli ClearSpace-1’i inşa etme aşamasına geçmeye hazırlanıyor.
ClearSpace CTO’su ve kurucu ortağı Muriel Richard-Noca, projeye ilişkin yaptığı basın açıklamasında, “Deneyimli bir Avrupalı endüstriyel ekip ve ESA ile yakın işbirliği içinde, bu önemli dönüm noktasına etkili ve teknolojik açıdan sağlam bir şekilde ulaşmayı başardık.” ifadelerini kullandı.
ESA, ClearSpace-1 projesini ilk olarak Eylül 2019’da onaylamıştı ve o dönemde fırlatma tarihini 2025 olarak belirlemişti. Bu proje için ESA ile ClearSpace arasındaki sözleşmenin toplam değeri yaklaşık 86,2 milyon Euro olarak belirlenmişti. Şirketin hedefi, ClearSpace-1’in 2026’da fırlatılması ile, 2013 yılında uzaya gönderilen ve Dünya yüzeyinin 800 kilometre yukarısında bulunan bir ESA Vega roketinin ardından geride kalan Vega İkincil Yük Adaptörünü (Vespa) yakalayarak uydunun kapma yeteneğini sergilemek olarak öne çıkıyor.
Uzayda gerçekleştirilen operasyonların geride bıraktığı uzay enkazı, ESA’nın büyük bir ilgiyle üzerinde durduğu bir konudur. Uzay çalışmalarının artmasıyla birlikte, bu alandaki çöplerin de katlanarak büyüdüğü göz önüne alındığında, bu tür projelerin önemi ve sayısının artması kaçınılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
